İçeriğe geç

Kamu kesiminin büyüklüğünün ölçümünde kullanılan kriterler nelerdir ?

Kamu Kesiminin Büyüklüğünü Ölçerken Kandırılmayın: Rakamların Perdesi ve Görünmeyen Dev 🧮👀

Net konuşayım: “Devletin ekonomideki payı” tartışması, çoğu zaman yanlış ölçülerle yapılan doğru tartışmadır. Rakamlar büyüler, yüzdeler parıldar; ama perdeyi araladığınızda, tabloların dışına taşan bir dev görürsünüz: off-bütçe fonlar, KİT’ler, KÖİ sözleşmeleri, dolaylı garantiler ve regülasyonun piyasa üzerindeki görünmez eli. “Kamu kesiminin büyüklüğünün ölçümünde kullanılan kriterler nelerdir?” sorusu masum görünür; fakat seçtiğiniz kriter, cevabınızı çoktan belirlemiştir. Bugün bu kriterleri cesurca masaya yatırıyorum.

İpucu: Tek bir göstergeye âşık olanların kalbi, gerçeğin karmaşıklığıyla kırılmaya mahkûmdur.

Popüler Kriterler ve Neyi Kaçırdıklarımız

1) Kamu harcamalarının GSYH’ye oranı

En yaygını. Bütçe harcamalarını GSYH’ye bölersiniz, “devlet büyük mü küçük mü” diye bakarsınız. Güçlü yanı: Kolay ve karşılaştırılabilir. Zayıf yanı: Döngüsellik. Krizde GSYH düşer, oran şişer; refahta oran küçülür. Ayrıca hizmetleri dışarıdan satın alan (outsourcing) devletler, aynı işi daha küçük harcama oranıyla yapıyormuş gibi görünür—ama kamunun ayak izi aslında yerinde durur.

2) Kamu istihdamının toplam istihdama oranı

“Kaç memur var?” sorusunun istatistiksel hali. Güçlü yanı: Reel bir kapasite göstergesi. Zayıf yanı: Tam zamanlı/yarı zamanlı farkları, yerel yönetimlerin kapsamı ve taşeron/şirket personeli gibi “sayılmayan” emek ilişkileri tabloyu bulandırır. Üstüne, otomasyon ve dijitalleşme kamu istihdamını azaltırken etkinliği artırabilir; oran düşer ama etki büyür.

3) Vergi ve zorunlu sosyal güvenlik primlerinin GSYH’ye oranı

Kamunun finansman gücünü ölçer. Güçlü yanı: Sürdürülebilirlik ve mali kapasite sinyali verir. Zayıf yanı: Kamu kesiminin büyüklüğü ≠ vergi yükü. Düşük vergiyle yüksek borçlanan veya para politikasıyla dolaylı finanse olan bir kamu sektörü hâlâ “büyük” olabilir. Parafiskal gelirler (zorunlu kesintiler, fonlar) de resmi oranların dışına sızabilir.

4) Genel devlet nihai tüketim harcaması ve kamu yatırımı

Tüketim (maaşlar, mal-hizmet) ile yatırım (altyapı) ayrımı, kalitenin izini sürmek için yararlı. Zayıf yanı: KÖİ/PPP modelinde köprü, hastane, otoyol bilançonuzun dışında görünür; taksitler ve garantiler yıllara yayılır, bugün küçük, yarın büyük görünür. Muhasebe standardına göre aynı proje “varlık” ya da “gider” olarak sınıflandırılabilir.

5) Kamu borcu ve koşullu yükümlülükler

Resmi borç stoku kamu ayak izinin bir yüzüdür. Asıl mesele “koşullu”: Hazine garantileri, kurtarma taahhütleri, mahkeme riskleri… Borç düşük görünebilir ama garantiler dev gibidir. Saymazsanız, ölçmezsiniz; ölçmezseniz, “küçük devlet” masalı yazarsınız.

6) Kamu işletmeleri (KİT/SOE) ve kamu varlıkları

Kamu şirketlerinin bilançoları, istihdamı, pazar payı ve sübvansiyonları… Bunlar genel devlet istatistiklerinin dışında kalabilir. Enerji, ulaştırma, maden, medya—kamunun “ekonomik kas gücü” burada yatar. Tek sıkıntı: Veri dağınık, şeffaflık sınırlı.

7) Transferler ve sübvansiyonlar

Aile destekleri, tarım sübvansiyonları, enerji fiyat regülasyonları… Bazen bütçede görünür, bazen fatura üzerinde kaybolur (ör. “örtük sübvansiyon”). Nominal harcama artmadan gerçek kamu etkisi büyüyebilir.

8) Regülasyon yoğunluğu ve piyasa üzerindeki idari etki

En ihmal edilen dev: Kurallar. Lisanslar, kota ve fiyat tavanları, zorunlu standartlar… Bütçenizde 0 TL yazarken piyasada milyarlarca liralık davranış değiştirirsiniz. Ölçmesi zor; ama “kamu büyüklüğü” deyince görmezden gelmek, gölgesiz dev çizmek gibidir.

Tartışmalı Noktalar: Sınırlar, Muhasebe ve Sihirli Aynalar

Genel devlet mi, kamu sektörü mü? Birincisi merkezi+yerel yönetimleri ve sosyal güvenlik fonlarını kapsar; ikincisi KİT’leri de ekler. Hangi çerçeveyi seçtiğiniz, devletin büyüklüğünü bir gecede değiştirebilir.

Cash vs. accrual, ESA vs. GFSM? Hesap yöntemleri farklıysa, “küçük/büyük” etiketi metodoloji farkından ibaret olabilir. KÖİ’lerde risk kime ait sayılıyor? Garanti tahsilatı ne zaman gider yazılıyor? Muhasebe büyüsü, politik anlatıyı biçimlendirir.

Döngüsellik ve baz etkisi. GSYH düştüğünde oranlar şişer; kur şokları kamu borcunu kâğıt üzerinde büyütür; ama hizmetin gerçek kapsamı aynı kalabilir. Ekonomik hava durumuna bakmadan kar kıyaslamak, yağmurlu günde gölge ölçmek gibidir.

Outsourcing paradoksu. Hastane temizliğini şirket yapınca kamu istihdamı ve harcaması düşer, “devlet küçüldü” dersiniz. Oysa fatura hâlâ kamu tarafından ödenir, standartları kamu belirler, regülasyon sürer. Büyüklük mü küçüklük mü?

Provokatif Sorular: Gerçekten Neyi Ölçüyoruz?

  • Bir köprünün gölgesi kamuya mı, konsorsiyuma mı aittir? Garanti verdiyseniz, risk kimin elinde?
  • Faturadaki “örtük destek” bütçede görünmüyorsa, kamu etkisi gerçekten “küçük” müdür?
  • KİT’lerin pazar payı %40 iken, yalnızca bütçe harcamasına bakmak kaçınma davranışı değil midir?
  • Regülasyonla şekillenen milyarlık yatırım kararları, “0 TL” diye kamu dışı mı sayılmalı?

Kamu Kesiminin Büyüklüğünü Ölçmek İçin Akıllı Çerçeve

Çoklu Gösterge, Tek Hikâye Değil

Tek oran yerine pano kurun: (i) Bütçe harcaması/GSYH, (ii) Kamu istihdamı oranı (FTE bazında), (iii) Vergi+parafiskal yük, (iv) Genel devlet tüketim ve yatırım ayrımı, (v) Borç stoku + koşullu yükümlülük envanteri, (vi) KİT bilançoları ve pazar payı, (vii) Sübvansiyon ve garanti haritası, (viii) Regülasyon yoğunluğu endeksi.

Sınırları Netleştirin

“Genel devlet” mi ölçüyorsunuz, “kamu sektörü” mü? Kapsamı ilk paragrafta yazın: Merkez+yerel+SSK fonları+KİT’ler+KÖİ garanti yükümlülükleri. Şeffaf olmayan her şey için dipnot, mümkünse veri talebi.

Döngüselliği Ayıklayın

Beş yıllık hareketli ortalamalar, çıktı açığına göre düzeltme, kur etkisinden arındırma. Tek bir yılın fotoğrafıyla roman yazılmaz.

Kaliteyi Ölçün

Aynı TL ile daha çok ve daha iyi hizmet üretiliyorsa, “küçük oran” otomatik olarak “küçük devlet” demek değildir. Hizmet erişimi, sonuç göstergeleri (öğrenme çıktıları, sağlıkta önlenebilir ölümler) pano içinde yerini almalı.

Son Söz: Devletin Ayak İzini Gölgesinden Ayırın

Kamu kesiminin büyüklüğünün ölçümünde kullanılan kriterler, yalnızca teknik bir liste değil; politik ekonomi tercihlerinin ayna tutan yüzüdür. Hangi aynaya bakarsanız o yüzü görürsünüz. Mesele, tek bir aynaya değil, aynalar galerisine bakabilmektir. Şimdi top sizde: Sizce hangi gösterge en çok yanıltıyor? KÖİ garantileri mi, regülasyonun görünmez maliyeti mi, yoksa outsourcing illüzyonu mu? Yorumlarda buluşalım—rakamların perdesini birlikte aralayalım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
elexbetvdcasino girişbetexper güncelsplash